Header Ads

Morgana: Ben Sizin Bildiğiniz Meleklerden Değilim!



Yine mi sen? Annemizin 
kılıcıyla ne yaptın! 

Morgana, her ne kadar bizim bildiğimiz meleklerden olmasa da, içten içe kırıldığı için kötü ve umursamaz görünmeyi seçmiş, özünde iyi ama iyiliğini daha sert yollardan gösteren, ikizi olan ''Kayle'ın'' gölgesinde kalan birisi olmuştur. Gelin, size hepsini Morgana'nın, Shurima'dan Rün Savaşları'na, Valoran'dan Demacia Krallığı'na doğru uzanan savaşı anlatalım.
Bıçakların Hanımı Morgana




Morgana ve Kayle'ın, ikiz kardeşlerin yolcuklarının daha doğmadan başlayacakları belliydi. Annesi Mihira, Adalet Sureti'ni temsil etmek için görevlendirilmiştir. Bu yüzden Mihira görev sırasında Kayle ve Morgana'ya hamile iken ikizlerin daha doğmadan suretin gücüne sahipti. Bu yolcuğun sonunda Demacia Krallığı'na göç etmişlerdi. 


Morgana ve Kayle'ın annesi Mihira, Adaletin Sureti'ni temsil etmek için yine
seçilmişti. Mihira'ya verilen bu devasa güç, her şeyi ikinci plana atmaya yetmişti. Bu duruma 
üzülen babaları Kilam, Morgana ve Kayle'ı Demacia Krallığı'nda tek başına büyütmeye karar verdi.


Peki hikaye böyle başladıysa Morgana ve Kayle nasıl düşman oldular?

Daha doğdukları zaman birbirilerinin zıttı oldukları belliydi. Kayle annesine Morgana da babasına benziyordu. Yıllar geçtikçe bu benzerlikler artmaya başladı. Morgana daha merhametli iken Kayle annesi gibi Adaletin Suretini korumak için her şeyi yapardı. Annesinin güçlerine dair gerçek bir anısı olmamasına rağmen adalet için mücadele ediyordu. Morgana ise tam tersi yasalara sıkı sıkıya uymak yerine öylece zamanını geçirmeyi, insanlarla hatta mültecilerle konuşmayı tercih ederdi.

Toprağa basmayacaksak neden ayağımız var?



Günün birinde, gökten kılıç düştüğünde yere saplanıp ikiye bölününce Morgana ve Kayle'ın omuzlarında bir kanat çıktı. Bu kılıç annelerinin cennetten düşen kılıcıydı. Kayle, kılıç çok tüylü olduğu için kırık bıçağın yarısını almakta tereddüt etmedi. O anda kanatlar omuzlarından fırladı ve Kayle kılıca daha bağlı hissetti. Kayle annesinin hayatta olduğunun bir işareti olduğundan kendinden her zamankinden daha emindi.







Morgana ise kılıcın diğer yarısını aldı ve yükselişinde Kayle'a katıldı ama Kayle'ın bu yeteneğine çok içerledi. 








Kayle'ın adalet anlayışı insanlara merhametini köreltmişti ama Morgana'nın aklındaki tek şey insanları acıya karşı korumak istemesiydi. Yaşadıkları yer saldırıya uğrayınca babaları Kilam, savaşın arasında kalıp yaralanıncaya kadar. Morgana, babasını korumak için saldıranları yakıp yok etti. Ama nafile ki, geç kalmıştı.

Morgana'nın içi nefretle doluydu, babasının katillerinin ruhlarını hapsetmiş, onlara cehennemi yaşatmıştı.



Hiç yorum yok