Header Ads

İNCELEME | GRAND THEFT AUTO: SAN ANDREAS | GÖNÜLLERİMİZİN EFENDİSİ!

 

GTA III'le tüm oyun dünyasını sarstık, Vice City ile de herkese oyun senaryolarının filmlerle yarışabileceğini kanıtladık. Gerçek hayata bu kadar sataşmışken artık gerçek hayatı da oyunda yaşamamızın vakti geldi demektir!

2004'te piyasaya sürüldüğünde oyunumuz bütün dünyada ses getirmişti. Hatta Türkiye'de bizim abilerimizden duyduğumuz kadarıyla "Oğlum oyun bildiğin gerçek hayat gibi, manita falan yapıp spora gidebiliyormuşun." gibi muhabbetlerini duyardık. 


2001'de oyun piyasasına zaten darbe yapan seri hız kesmeden tam üç sene sonra San Andreas'la beraber ufuklarımızın sınırlarını zorlamıştı. Öyle ki 2021 yılında olmamıza rağmen aşırı grafik takıntınız yoksa hala oynarken sıkılmayacağınız bir oyundur. 

Grafik takıntınız olsa bile San Andreas'e bir kıyak geçersiniz diye düşünüyorum. Ya da 530 TL karşılığında Dı Definitiv Ediyşın versiyonunu oynayabilirsiniz, tabii ne kadar oynayabilirseniz...


Son çıkan paketi de gömdüysek, gönül rahatlığıyla incelemeye başlayabiliriz. 

"Herkesin çokta iyi bildiği senelerin oyununu incelemek ne kadar mantıklı?" diye düşünüyor olabilirsiniz. Zaten incelemeden daha çok aslında San Andreas'in bulunduğu yıla göre ne kadar büyük iş başardığını anlatmaya çalışacağım. 

Malum günümüzde teknolojinin nimetlerinden bol bol faydalanan bir sürü oyun olmasına rağmen bazılarının fizik motorlarının 2004 yapımı San Andreas'in gerisinde kaldığı gibi rezil bir dönemle de karşı karşıyayız. 

O yüzden ne kadar büyük bir oyun olduğunu tekrar tekrar hatırlatmakta bir sorun görmeyeceğinizi varsayıyorum.


Oyunumuz senaryo olarak Vice City ile farklı klasmanlarda ilerliyor. 

Vice City'deki senaryoya göre daha az vurucu olsa da, San Andreas'teki senaryonun dramatikliği ve üstü kapalı da olsa Amerikan hükümetine eleştirilerde bulunması ve bunu dengede tutarak yapması takdire şayan bir iş. 

Filmlerden de iyi bildiğimiz gibi siyahi bir sokak çetesinden olan Carl Johnson'ın annesinin vefatı üzere Liberty City'den memleketine dönmesiyle hikayemiz başlıyor. Tabii çetecilik işi pis iş olduğundan dolayı bir sürü kirli iş, rüşvet ve ihanetler dönüyor. 

Hikayedeki çoğu karakter birbiriyle bağlantılı olduğundan senaryoda sizi sürükleyip kendine çekiyor. Eğer hala daha San Andreas'i bitirmemek gibi bir gafletteyseniz en kısa sürede silkinip kendinize gelmenizi rica ediyorum efen'im.


Karakterlerin hepsi bizim de hommie'miz, bizim de N kelimemiz!

Oyun içi oluşturulan karakterlerin hepsinin kendine has bir tarzı var. Bu yüzden de bir tanesinin ismini unutsanız bile size birisi az bir şey tarif ettiğinde "Heee, evet evet hatırladım." gibi bir tepki vermeniz çok doğal. Zaten Grove Street çetesi üyelerinin surat modellemeleri de bazılarınızın tanıyacağı ünlü Amerikalı rapçilerden esinlenerek modellenmişti. 

Modellemenin gerçek insanlardan alınması yanı sıra, seslendirmelerin doğallığı ve hepsinin karakterinin ayrı ayrı olarak düşünülerek oturtulması da gerçekten beni tatmin eden bir özellikti. 

Oyun senaryosundan dolayı gidişat içerisinde bazı karakterleri ilk başta çok severken sonradan nefret eden bir hale de dönebiliyoruz. 

Aslında o karakter hala birkaç kod ve ses kaydından ibaret. Fakat hazırlanan senaryo ve verilen hissiyat sağ olsun bu duygu değişimini bize çok güzel yaşatıyorlar.

Carl Johnson - Dr. Dre

Sweet - Ice Cube

Ryder - Eazy E

OG Loc - Ja Rule


GTA 3'te herkesin içini karamsarlık bürürken, Vice City'de sürekli bir limonata içmek istiyorduk. 

Atmosfer konusunda böyle uç noktalarda deneyimler yaşarken San Andreas sonunda büyük ve chad haritasıyla bu tektipliğe büyük bir dur dedi. 

Tek harita içinde çeşitli atmosferlere sahip birkaç şehir bulunuyor. Bunlar başlıca olarak Los Santos, San Fierro ve Las Venturas şehirleri. Gerçek hayattan baktığımızda ise sırasıyla Los Angeles, San Francisco ve Las Vegas olduğunu anlıyoruz. Los Santos'ta daha renkli bir hava hakimken San Fierro, Liberty City'i aratmıyor. Las Venturas ise;

Las Venturas'ta olan Las Venturas'ta kalır... (daha çok çöl havası hakim işte)


Ateş etme mekaniklerine gelirsek, Allah'ım sonunda ateş etmeyi bilen biri!

Önceki iki oyundaki ateş etme mekaniklerinde can çekişirken sonunda Rockstar bu sorunu aşıyor. Hem de beklenmedik bir gerçekçilikte aşıyor. CJ silahları kullanırken bayağı amatör kullanıyor. Bir silahı ne kadar fazla kullanırsanız yavaş yavaş gelişiyor ve en sonunda seri kullanmaya başlayabiliyor. 

Örnek vermek gerekirse çift elle tutulan tüfekleri başta belinde tutarken gelişince omzuna kaldırıyor. Daha da ilerlediğinde hedef alırken yürüme hızı artarken, tetikçi seviyesine geldiğinde ateş ederken de hareket edebilir hale geliyor. 

Tek elle kullanılan tabanca ve micro-smg silahlarında tetikçi seviyesine ulaştığında da çift silah kullanabiliyor.


Fizik motoru aslında tamamen olması gerektiği gibi.

Ama günümüzde çıkan oyunlara baktığımızda o fizik motorunun olması gerektiği gibi değil de üst düzey bir iş olduğunu anlıyoruz. 2004 senesinde bizdeki çıtalar öyle bir yükseğe çekilmiş ki bizim standardımız artık San Andreas üzerinden belirleniyor. 

Tabii ki birçok saçmalayabildiği yer oluyor ama en azından düşünülen bazı küçük detaylar da var. 

Suya ateş edildiğinde özel animasyonu içerdiği gibi suyun altında yüzen CJ'in nefes çubuğu azalırken nefes verdiğinde baloncuklar çıkarması gibi örneklendirilebilir. Daha spesifik örnekler için aşağıya Cyberpunk 2077 ile bir karşılaştırma videosu bırakıyorum.



Birçok yönüyle çok güçlü, ancak açık dünyası açık ara en öne çıkan özelliği.

  • Birçok şehri ve her şehirde kendine has NPC'leri içermesi. 
  • Her şehirde bulunan spor salonlarında farklı dövüş stillerinin öğrenilebilmesi. 
  • Karakterin giyim mağazalarından kıyafetlerini değiştirebildiği gibi oyun içinde bu giyim mağazalarının birden fazla marka içermesi. 
  • İlk edindiğimiz sevgilinin dışındaki sevgililerimizin bizi tercih etme şekillerinin farklılıklar içermesi.
     
    (San Fierro'daki sürücü eğitmeni sevgilimiz CJ'i şişman severken, aynı şehirdeki hemşire sevgilimiz ise dayanıklılığımızın güçlü olması durumunda bizimle sevgili oluyor.)

  • Bir ana görevde yaptığımız eylemin, görev dışındayken ekstra para kazanmak için bir yan görev olabilmesi.
  • Görev zamanları dışında sevgilimizle takılma şansımızın olması.
  • Saç tıraşında şehirden şehre berberlerde bile farklılık gösteren stiller olması.
  • Vücudun birçok yerine dövme yaptırılabilmesi ve şehirden şehire dövmecilerde dövmelerin farklılık göstermesi.
  • Araba, motor, uçak ve tekne konusunda hepsine ayrı bir sürücü kursunun olması ve bu araçları kullandıkça sürüş yeteneğinin artması. 

    (Araba sürüş yeteneğinin belli bir seviyeyi geçmesi durumunda CJ direksiyonu iki elle kullanırken tek elle kullanmaya başlar. Arabayla geri giderken de ilk zamanlarda arkasını dönüp bakarken geliştiğinde ise aynadan kontrol ederek hamlesini yapar.)

  • İllegal sokak yarışları, araba kaçırma görevleri ve birçoğunuzun zorlandığı araba zıplatma yarışmalarının görev dışı açık dünyada yapılabilmesi.

Düşünün, 2004 yılında çıkan bir oyunun açık dünyasında fark edebildiğim özgürlükleri aklıma geldiği kadarıyla buraya listeledim. Siz bunları okurken belki de yazmayı unuttuğum birkaç madde daha buldunuz bile. 

Çıkışının üstünden 17 sene çıkmış olmasına rağmen gerçek hayatı bu kadar birebir oyuna taşımayı başarmış bir yapımın neden bu kadar saygıdeğer olduğunu ve Definitive Edition versiyonuyla beraber bu mirasa saygısızlık yapılmasına neden kızdığımızı anlatabilmişimdir.


Carl Şişman Olmadığında Terk Eden Manita Modeli (Biz Kadınlara Bir Günde Küsmedik...)

Geliştirilebilir özelliklere sahip olmamız da oyunun tuzu biberi.

Oyun içerisinde TAB tuşuna basıldığında CJ'in birçok kıstasta ne kadar ilerleme kaydettiği gösteriliyor. Bunları özetle saymaya çalışırsak kas kütlesi, dayanıklılık, şişmanlık, saygınlık, silah ustalığı, nefesinin kuvveti ve çekiciliği gibi maddeler yer alıyor. 

Görünümü etkileyen kas, kilo durumunun oyun içinde ne gibi bir etkisi olduğundan bahsetmiştik. İlerleyen görevlerin bir tanesinde eğer ki CJ aşırı şişmansa farklı bir sinematik giriyor ve CJ'in zayıflaması gerektiğini söyleyip bizi göreve sokmuyor. 

Ya da bir başkasında ise eğer o göreve gelene kadar deniz altında çok vakit geçirmediyseniz ciğerlerinizin çok uzun dayanmayacağını belirten bir başka ara sahne giriveriyor. 

Bu yüzden de geliştirilebilir özellikler sadece açık dünyada değil, görevlerde de dikkat etmeniz gereken bir etmen olabiliyor.


Yapay zeka konusunda ise ortalama bir performansa sahip.

Beraber oynamamız gereken NPC'lerin bizi bazen geç takip etmesi ve koşarak bir yerlere giderken arkada kalmaları can sıkıcı olabiliyor. Çatışma ortasında bir yerin arkasına geçmek yerine ortada durup kendini öldürerek de görevlerimizi zora sokabiliyor zaman zaman. 

Düşman yapay zekası konusunda ise çatışma konusunda siper alan, yer değiştiren ve hep aynı yerden değil dağılan bir düşman yapay zekası bulunuyor. Tabii muhtemelen bunlar görevler içine yerleştirilen yapay zekalar olduğu için hazırlar. 

Çünkü açık dünyada bir çete savaşında veya polis çatışmalarında çokta zorlayan bir yapay zekayla karşılaşmıyoruz. Dost NPC'ler kötü olsa da düşman yapay zekaların yine idare eder bir seviyede olduğunu söyleyebiliriz.


Grafikler, Sinan hocamızın da dediği gibi: Vasatın üstü.

2004 yılına kıyasla grafikler yeteri kadar iyi olsa da kendi döneminde Doom 3 ya da Half-Life 2 gibi grafiksel açıdan ufukları açacak derecede oyunlarda vardı. E tabi ki bir oyunda açık dünya ve etkileşim ne kadar büyürse grafikten feragat etmekte olağan bir durumdu.

Önceki oyunlarına nazaran daha iyi kaplamalar içeren oyunumuz grafik kıstasından günümüze göre zaten zayıf kalsa da, kendi zamanı içinde kabul edilebilir bir derecedeydi. 

Daha önce de belirttiğimiz gibi, bu efsaneyi sadece grafiklerinden dolayı oynamazlık yaparsanız çok şey kaçırırsınız.



Baba parası değil para babasıyız ulan!

Vice City ile beraber para yönetimi biraz genişlemiş olsa da etkin olarak kullanılamıyordu. Daha önce incelemesini yaptığım Vice City Stories oyunu ise sene olarak San Andreas'ten sonra yayınlandığı için bu konuda San Andreas'ten aşağı kalır yanı yoktu. 

Yine de bir PSP oyunu olduğu için bir San Andreas seviyesinde değildi.

Oyunumuzda kişisel silahlanmamızın yanı sıra gayrimenkul yerleri satın almamızın yanında paramızı harcayabileceğimiz daha fazla yer bulunuyor. 

Açık dünya kısmında da bahsettiğim gibi kıyafet, tıraş, dövme ve hatta şehirden şehre gitmek için uçak veya trene de bir bilet satın aldığımızda yolcu olarak binebiliyoruz.


BİLGİSAYAR OYUNCULARI SENDEN NEFRET EDİYOR ROCKSTAR!

BİLGİSAYAR OYUNCULARI SENDEN NEFRET EDİYOR! BİLGİSAYAR OYUNCULARI SENDEN NEFRET EDİYOR! BİLGİSAYAR OYUNCULARI SENDEN NEFRET EDİYOR!

2004'de ilk başta PlayStation 2 için çıkmış bir oyunu  PC'ye uyarlarken bunca optimizasyon ve sorunu hala düzeltilememiş olması NEDEN? Üstelik bu sorunlar GTA 3 ve Vice City'de olmasına rağmen birkaç küçük dokunuşla düzeltilebiliyordu. 

Ancak ne hikmettir ki San Andreas'te bu ayarları bir türlü yapamadım. İnternette optimizasyon sorunlarının bazılarını nasıl düzeltebileceğimi araştırdığımda oyunun versiyonunu düşürmem gerektiğiyle karşılaştım. 

Ne hoştur ki, oyunun versiyonunu düşürmek içinse korsan indirmem gerektiği gerçeğiyle karşılaştım. 

E o zaman ben bu oyunu Steam'den boşuna mı satın aldım? Ne demek bu şimdi? Yani oyunun kendisi için satırlarca ve sayfalarca övgü dizebilirim. 

Aslında bu özellik oyunun bir eksisinden çok Rockstar'ın ilgisizliğiyle alakalı fakat yine de bahsetmem gerekiyor. Neticede bir noktada da oyunu inceliyoruz.


Bir diğer saçmalık: Oyunun orijinal halini 2022'nin ikinci yarısına kadar ulaşamayacaksınız.

Çok sevgili Rockstar, The Definitive Edition paketini yayınlamaya hazırlanırken üç oyunun da orijinal hallerini raflardan kaldırmıştı. 

Paketin ellerinde patlaması ve birçok tepkiyle karşılaşan ekip orijinal oyunların 2022'de tekrar geri geleceğini duyurmuş olsalar da, eğer bugüne kadar orijinal hallerini herhangi bir platformdan satın almadıysanız, 2022'nin ikinci yarısına kadar resmi bir şekilde ulaşamayacaksınız. 


DEFINITIVE HALİ VAR DEFINITIVE OYNA! - ROCKSTAR GAMES


Resmi olarak oyunların hiçbir platformda bulunmamasından dolayı fiyat - performans değerlendirmesi yapamadan incelemeyi bitiriyorum. Hatırladığımız fiyatlardan baktığımızda Steam'de kaldırılmadan önce San Andreas 18 TL fiyat bandındaydı. 

İndirimlerde de bir Hatay usulü tavuk dürüm fiyatının bir hayli altına düşüyordu. 

Dolar kurundan dolayı oyunların orijinal halleri tekrardan raflara döndüğünde son hatırladığımız fiyatlardan yayınlanır mı, ondan emin değilim. Yine de umudumuz bu yönde.


Senelerin oyunu ve gönlümüze taht kurmuş, hala günümüzde arada bir girdiğimizde bile oyunda tutmayı başaran yapım GTA: San Andreas'i inceledik, yad ettik, bir daha saygı duyduk. Kişisel olarak favori GTA oyunum dördüncü oyun olsa da San Andreas'de hemen onu ardından takip eder. 
Hakkını kesinlikle yiyemem. 



Peki sayın Mecük okurları sizin favori GTA oyununuz hangisi? Ya da açık dünya konusunda San Andreas'in başka başardığı ancak benim unuttuğum ve sizin aklınıza gelen maddeler var mı? 

Bunları bizimle yorumlar kısmından paylaşmaktan çekinmeyin. Umuyorum ki limonlu sodanızın sonu ile bu yazının sonunu aynı anda bitirebileceğiniz bir uzunlukta tutmuşumdur. 

Kendinize çok iyi bakın!

Hiç yorum yok