Header Ads

İNCELEME: Beyond A Steel Sky



Her istediğinizin gerçekleştiği bir dünyada yaşamak ister miydiniz? Böyle bir hayatı yaşasanız mutlu olur muydunuz? Mutlu olabileceğinizi sanıyorsanız işin aslı bambaşka.

Beyond A Steel Sky bir gelecek distopyasıdır. Bu oyundaki distopya tasarımı bayağı katmanlı katmanlı ama kesinlikle Black Mirror ucuzluğunda da değil (Redaktör Black Mirror sevdalısı bu yorumu asla ama asla tasvip etmedi!). Apple Arcade sağ olsun bu güzel oyunu ücretsiz bir şekilde oynadım.

Oyunun önce ne olduğunu, nasıl oynandığını anlatayım çünkü evreni ve hikayesini zaten uzun uzun anlatacağım. Oyunu ilk oynadığım sırada bir çeşit rol yapma oyunu olduğunu sanmıştım, ilk görüşte “Eyvah gitti 30 saatim.” demiştim. Oyunun görünüşünün ve sunacaklarının iyi olacağına emindim ve bu sebeple oyunu bitireceğimi düşünüyordum.




Oyunu oynadıkça oyunun rol yapma oyunu olmadığını ve eski "Point and Click" oyunları gibi olduğunu fark ettim. Sadece ek olarak hack yapma özelliğimiz var ve böylesine ileri tarihte geçen bir oyuna çok da yakışmış. 

Oyunda oynanış, bulmacalar haricinde aslında pek yok. Peki bu oyunu neden sevdim? Oyun fazla cüretkar davranıp tüm yükü atmosfere ve hikayeye atmış ve bunlar iyi olmasa oyunu beğenebileceğiniz bir şey yok çünkü oyunda yer alan bulmacalar da hayatınız boyunca göremeyeceğiniz cinsten değil. 

Oyunun evrenini ve hikayesini paralel bir şekilde anlatmaya çalışacağım, oyunun hikayesi oynanış için çok önemli olduğundan da her detayını anlatmayacağım. Evrenin içindeki öğeleri tanıtmayı bitirdiğimde hikayeyi anlatmaya son vereceğim, tabii spoiler olmasın. 

Beyond A Steel Sky evreni, şehir devletlerinden ve bu şehirlerin dışında kalan Gap bölgesinden oluşuyor. Gap bölgesi oyunda merkezi olmayan, yönetimsiz yerlere deniyor. 



Ana karakterimiz Robert Foster, Gap bölgesinde bir köyde, o köyün teknolojik aletlerini tamir ederek yaşamını idame ettiren bir arkadaşımız. 

Milo adında bir çocuk ve onun ailesiyle kalan Foster, oyunun ilk sinematiğinde Milo ve babasıyla balığa gider. Bu arada ilk sinematik demişken oyunun geri kalanında bir daha hiç görmediğimiz şekilde sinematiği çizgi roman panelleriyle yapmışlar. Keşke ilk sinematik de geri kalanı gibi olsaydı.

Milo, babası ve ana karakterimiz balığa çıkmışken suyun içinden bir anda kocaman, köpek şeklinde bir araç çıkar. Aracın içinden çıkan siyah giymiş adamlar bize saldırır, bizi bir güzel döver, Miloyu kaçırır ve öylece giderler.
 
Sinematiğin devamında oyun başlamadan önce Foster’ın Joey adında bir yapay zeka arkadaşını yarattığını ve Union şehrinde önemli işler yapmış olduğunu görüyoruz. Oyun başladığında Foster, Milo'yu bulmak için yola koyulmuşken takip ettiği izler onu yine geçmişine, Union şehrinin önüne getirir. 

Foster ve Joey ilk sinematikteki Union şehrinde oldukları kısım 


Şehrin önünde bir ceset görür, cesedin Milo'yu kaçıran adamların giydiği kıyafetlerle aynı olduğunu fark eder ve oyunda belli birkaç bulmacayı çözünce Foster bu cesedin kimliğini çalar. 

Kimlik çalma mevzusuna gelince, oyunda Union şehri sakinlerinin tamamının elinde bir çeşit teknolojik implant var. Adı da U-chip. Bu implant bütün vatandaşların kimlik bilgilerini içeriyor. Sadece kimlik bilgileri ile de sınırlı değil tabii, şehrin tamamı teknolojik bir ağ ve bu ağ MINOS adında bir işletim sistemine sahip. Bu sayede insanlar şehirdeki her işini halledebiliyor.


Foster ölü bir cesetten çaldığı kimlikle şehre girdiğinde artık şehirdeki adı Graham Grundy’ydir ve Milo’yu bu şehirde bulacağına da adı gibi emindir. Oyundaki ulaşım aracı olan monopodlardan birine girip evime götür dediğinde ana karakterimiz doğrudan Graham’ın evine gider.

Songbird ve Foster


Eve girince bir kadın ve bir adam görürüz. Kadın hiç falso vermeden bizi kocası gibi karşılar, gerekli rolünü oynar. Kadın, o diğer adamın başka bir odaya gittiği bir anda da kim olduğumuzu bilmediğini ve fikri bile olmadığını söyleyerek bizim de rolümüzü iyi oynamamız gerektiğini söyler. Evde olan adam Alonso adında bir denetçidir ve kimliğini çaldığımız Graham’ın kayıplara karışıp 2 haftadır işe gitmemesini sorguluyordu. Bir şekilde Alonso’yu atlatıyoruz ve sonrasında “karımız” Songbird ile gerçekten tanışıyoruz.

Alonso bizi sorguladığı esnada arkasından Songbird’ün, doğru cevap verebilelim diye bize kopya vermeği an


Oyunda bir çeşit vatandaşlık puanı mevcut, bu puanlamanın ismi de Qdos’tur. Graham iki hafta işe gitmeyince Qdos puanı B’den C+’ya kadar düşer. Songbird ile konuşunca başta Graham’ın ölümündense, yerlere düşen Qdos puanına üzüldüğünü görürüz. Bu durumu görünce bir garipsiyoruz fakat esasında şehre çıkınca olayı anlarız. 

Şehrin atmosferinde Qdos’un önemini çok iyi kavrıyoruz çünkü şehirde ayaklarımız hiç yere basmıyor. Basbayağı göklerde yaşıyoruz ve inanılmaz kısıtlı bir çevrede yaşıyor, sadece giriş iznimizin olduğu küçücük ortak alanlara sıkışıyoruz. Beyond A Steel Sky’da aşağı seviyelere inmek Qdos seviyesinin yükselmesiyle oluyor. Sonuçta Songbird’ün de en büyük isteği kıstırıldığı altın kafesi büyütmekten başka bir şey değildi . 



İnsanların bir daha sizi görünce unutmuş olmasının, karımızın kimliğini çaldığımız kocasına pek de üzülmemiş olmasının, garip bir saçma mutluluk havasının varlığı ve bunun gibi pek çok garip olayın tonla sebebi var. Bu sebepleri açıklamaya çalışmam taa oyunun sonunu anlatmamı gerektirir ki size hiç mi hiç spoiler vermek istemiyorum. Ama şunu söylemem gerekir ki bunların tamamı ve Gap bölgesinden kaçırılan çocuklar bir şekilde bağlantılı. Oyunun başından sonuna yayılan gizem katmanları oyunu bırakmanıza engel oluyor ve keyifle oynamanızı sağlıyor.

Apple Arcade için bedava, bilgisayarda oynamak isterseniz Steam’de sadece 58 lira. Bu tarz oyunları seviyorsanız, yani "Point and Click" macera-bulmaca oyunlarını seviyorsanız alın oynayın. Oyunda çözemediğiniz bulmacalar olursa ipucu da veriliyor, bulmacalar zordur, çözemem diye hiç korkmayın. YouTube’a bile bakmadan oyunun verdiği ipuçlarıyla oyunu bitirmeniz mümkün. 

Oyunun sanat tasarımı, atmosferi, hikayesi çok iyi olduğundan oynanıştan kısmaları pek bir sıkıntı değil. Her oyunun kendi içindeki dengesini koyduğu bu sektörde seneler sonra ilk kez bir point and click oyununu beğendim ve size de tavsiye ediyorum, hoşça kalın ve görüşmek üzere.

Hiç yorum yok