İNCELEME: God Of War Serisi

 Mitolojiye hakim, vurdu kırdıya bayılan ve azıcık bulmacalardan da hoşlanan insanların seveceği bir oyun serisiyle karşınızdayım. Bu hafta God Of War'ın Yunanistan ayağında geçen, hikayesinin ana üçlemesini yeniden oynayarak karşınıza çıkmış bulunmaktayım. Daha öncesinde Playstation 2 sahibi olduğum zamanda oynadığım oyunları yeniden ilk kez oynadım. Çocuk yaşta oynadığımdan seriyi bayağı unutmuşum açıkçası. Bu yüzden ilk izlenim bile sayılır bu. Yunan tanrılarının mitolojik hikayelerdeki yansıması oyunda gayet güzeldi. Kaprisli, bir öyle bir böyle, yalancı tanrı imajlarının kurbanı olan bir karakteri canlandırma fikri bugün bile fazlasıyla dikkat çekici.

 Oyunları karşılaştırmadan önce üçlemenin hikayesini anlatayım. İlk oyunda Ares, Atina'yı yerle bir etmeye başlamış ve biz de Kratos olarak Olympos'a sadık bir savaşçıyız. Atina şehrinin sahibi Athena bize Ares'i durdurursak geçmişten peşimizi bırakmayan acıları kafamızdan silme sözünü verir. Ares'i yenmenin de Kratos gibi bir ölümlü için tek yolu vardır, o da Pandora'nın kutusunu açmak ve içindeki gücü kullanmaktır. Kratos Kronos'un sırtına çakılmış bir tapınağa gider ve Pandora'nın kutusunu alır. Pandora'nın kutusunun gücüyle Ares'i alt eder.

Sırtında Tapınak Taşıyan Titan Kronos

 Ares'i alt ettikten sonra Athena bize geçmişimizdeki acıları kafamızdan sileyemeceğini söyler, bunu duyunca biz de bu acılardan kurtulmak için intihar etmeye karar veririz. Fakat ölmeden önce Athena bizi denizden çıkarır ve Olympos'ta boşalmış olan bir makamın artık bize verileceğini müjdeler. Evet Kratos ilk oyunun sonunda, oyunun adından da anlaşılacağı gibi savaş tanrısı olur.

Kratos Ege kıyısında olan bir uçurumdan kendini aşağı bırakırken

 İkinci oyun Kratos'un Rodos'a saldırmasıyla başlar. Athena durmamız gerektiğini böyle davranırsak bizi koruyamayacağını söyler. Kratos ise klasik hal ve tavırlarıyla Athena'yı iplemez ve bizzat şehre saldırmak için atlar. Athena uyarmasına rağmen dinlemeyen Kratos, Zeus tarafından oyuna getirilir ve öldürülür. Ölüler aleminden kurtulmaya çalışan Kratos ilk kez o vakit titanlarla iletişime geçer ve kendisine Olympos'tan intikam alabileceği bir yol söylenir. 

Kratos ve Gaia, Kratos'un ölümü ardından konuşurlarken

 İlk plana göre Kratos, kaderin kardeşlerinin gücüyle öldürüldüğü ana gidip Zeus'u orada alt edecekti. Kratos kaderin kardeşlerini öldürüp güçlerini ele geçirir ve zamanda geriye gidip Zeus ile tekrar karşılaşır. Zeus'u öldüreceği anda Athena araya girer, Athena Olympos'u korumakla görevli olduğunu ve Zeus'un Olympos'un ta kendisi olduğu için koruduğunu söyler. Tam Zeus'u öldüreceğimiz anda Athena araya girer ve Zeus'u korumak için kendisini feda eder. Ölmeden önce de Zeus'un bizim öz babamız olduğunu söyler.

Athena'nın öldüğü an

 Zamanda geriye gidip Zeus'u alt edemeyen Kratos, zamanda daha da geriye gidip titanların yok olduğu savaştan titanları çekip çıkarır ve beraber Olympos'a tırmanışa geçerler.

Titanların yok olduğu büyük savaş

 Son oyunda titanların da ihanetine uğrayan Kratos hem tanrıları hem de titanları yok ediyor ve sonrasında Athena'nın ruhani var oluşu karşısına dikiliyor. Athena, tanrılar öldükten sonra kaosa sürüklenen dünyayı düzene sokabilmesi için Kratos'un içine işlenmiş Pandora kutusunun gücüne ihtiyacı olduğunu söyler. Kratos Athena'nın da kendisine söylediği yalanları gördüğü için kendisine hiç güvenmez, bu gücü bütün insanlara eşit dağıtacağını söyleyerek Olympos'un kılıcıyla intihar eder.

Kratos'un kendini öldürmesi

 Evet, sonunda hikaye özetim bitti. Her şeyi kısmama rağmen bu kadar uzun sürdü. Bu yüzden sevmiyorum işte hikayesi önemli oyunları, anlatması bile zor. Neyse hikayeyi geçtik sevdiğim kısma geldi, deneyimlerimden bahsedeyim biraz.

 Bu üçlemeyi oynarken Playstation 3 kullanmanın sıkıntılarını da hatırladım. Uzun süreden beri kullandığım kontroller, Nintendo Switch Pro Controller idi ve rahat bir oyun oynama aracıydı ve ben Dualshock 3'ü bu uzun süreli Pro Controller sonrasında pek kullanmadığım için ne kadar rahatsız bir kol olduğunu fark etmemişim. Dualshock 3 rahat olmaya çok uzak, bir iki saat aralıksız oynadıktan sonra ellerimin ağrıdığını söyleyebilirim. Bunu seneler sonra fark etmiş olduğum için kendime kızabilirim.

 Birinci oyunun mekaniksel anlamda çok eksisi de vardı, ilk Playstation neslinde olan oyunlardaki korkunç kontrol ve kamera hareketleri benim sinir krizi geçirmeme sebep oldu pek çok yerde, dövüş hissiyatı her zaman ki God Of War işte. Oynanır mı derseniz, bir kez hatırlamak için oynanır ama onun dışında akıl sağlığınızdan olmanıza sebep olabilir. 

God Of War'da sinir krizi geçirdiğim bir yer

 İkinci oyunda, ilkinde olan kötü şeyler çıkarılmış daha da iyi olmuş. Bütün boss savaşları birer bulmaca gibi ve rakipleri anlatıya sadık kalarak öldürmemiz gerektiği için can barları yok, doğru zamanda doğru hamlenin yapılması gerekiyor. Kafanız dalgın olduğunda aynı boss'u saatlerce kesmek dışında bir eksisi yok, tabi bunu eksi sayarsanız. God Of War 2 canınız sıkılınca oynayabileceğiniz bir oyun. Bulmacaları çözmek ilk seferinde zor sadece, ikinci oynanışta bütün bulmacaların aklınızda kalacağını garanti edebilirim ve canınızın sıkıldığı bir pazar günü sabahtan başlarsanız, bitirmeniz akşamüstünü bulmaz. 

 İlk iki oyun Collection Pack'in içinde olduğundan Playstation 2'de olan orijinal versiyonlarından görünüş olarak daha iyi. Buna rağmen sadece grafik iyileştirmesinden öte bir şey yok, çözünürlük arttırılmış sadece, kaplama değişimi ya da yeni modellemelerin eklenmesi gibi bir şey yok.

 Üçüncü oyunun farklı bir çağın oyunu olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Gerçekten bir nesil atlaması yaşanıyor ve dolu dolu adam kesmeli olduğundan içindeyken sıkılması zor bir oyun. Sadece tanrı ve titanları sayarsak her yarım saat, hadi bilemedin 45 dakikada bir boss savaşı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Tek rahatsız edici kısmı mitoloji takip etmeyi seven arkadaşlar için var ki, çok güçlü tanrıları ve titanları kek keser gibi kesiyoruz. Onun dışında oynaması zevkli, görünüşü önceki oyunlardan bariz daha tatmin edici ve dövüş mekaniklerinde sevilen formül hala duruyor.

Olympos dağına çıkıldığı an Tanrılar, Helios hariç, o kadraja sığmamış

 Benim bu üçlemede en sevdiğim oyun her ne kadar günümüz çağının çok gerisinde kaldığını kabul etsem de God Of War 2, God Of War 2'deki bulmacalar ve boss savaşlarının kalitesi çok yukarıda. Daha sonra 2. sevdiğim God Of War 3, oynanışı geçtim sadece cut scenelerini bile izlemem 2. sıraya koymama yeter. En sevmediğim ise God Of War'un ilk oyunu.

 İlk oyunu niye sevmiyorum? Playstation 1 döneminden gelen kötü mekanikleri hala barındırması gibi bir durum söz konusu, kamera açıları kendiliğinden değişiyor ve gittiğin yönü sabit tutabilmen için analog hareketini kameranın değiştiği şekilde değiştirmen gerekiyor, değiştirmezsen aşağı düşersin. En basit örnek bu mesela, denge oyunları var ve kameranın açısı sürekli değişiyor. Bu yüzden denge oyunları sinir harbine dönüşüyor ve pek çok kez oyunun kendisi yüzünden öldüm.

 Birinci oyun ve diğer oyunlar biraz kopuk diyebilirim. Size tavsiyem birinci oyunu pek oynamayın sadece hikayesini bilseniz yeter, ikinci ve üçüncü oyunu birlikte oynarsanız çok keyif alırsınız, hikayeleri arka arkaya devam ediyor ve birinin bitişi öbürünün başlangıcı oluyor. Peki siz yakın zamanda eski God Of War serisini oynadınız mı? Seriyle alakalı düşüncelerinizi ve deneyimlerinizi yorumlara yazabilirsiniz ve sohbet edebiliriz. Daha sonraki yazılarda görüşmek üzere.