İNCELEME: Assassin's Creed II

Bu oyun için söyleyecek o kadar çok şey var ki anlat anlat bitiremeyiz. Ubisoft gerçekten ilk Asssassin's Creed oyunundan sonra gelen geri bildirimleri dinleyip oyunu tekrar eden yapısından çıkartıp, güzel bir sunumla birlikte güzel bir hale getirmiş. Normal şartlarda Ubisoft'tan beklemeyeceğimiz bir hareket fakat unutmayın ki bu anlattığım eski Ubisoft. Bu oyun ilk oynadığım Asssassin's Creed oyunu değil fakat seriye başladığım 2016 yılında bile gerçekten sağlam mekaniklerle kendimi iyi hissetmemi sağlamıştı. O zaman ne bekliyoruz başlayalım Asssassin's Creed II incelemesine...

HİKÂYE Ezio Auditore da Firenze, Floransa'da doğmuş genç bir delikanlıdır. Annesine ve babasına yardım edip Pazzilerle sürekli kavga halinde olan Ezio, bir gün eve geri döndüğünde ailesini evde bulamamıştır. O anda saklanmış olan evin hizmetçisi, annesi ile kız kardeşini ablasının yanına gönderdiğini, askerlerin gelip babasını ve erkek kardeşlerini hapise götürdüğünü söyler.

Bunun üzerine hapishane yoluna düşen Ezio askerlerin saldırısına uğrar. Gizlice babası ve kardeşlerinin bulunduğu kısma tırmanan Ezio'yu babası uyarır ve bir sır verir. Evdeki odasında gizli bir bölüm olduğunu ve özel gücünü kullanması gerektiğini söyler. Bu bölümde bir mektup olduğunu ve bu mektubu arkadaşı Uberto Alberti'ye vermemizi söyler.

Ezio eve geri döndüğünde suikastçılarda bulunan kartal görüşüyle gizli odayı bulur. Sandıktaki geleneksel kıyafetleri ve mektubu alan Ezio, babasının arkadaşı Uberto Alberti'ye gider. Mektubu alan Uberto bunun büyük bir yanlış anlaşılma olduğunu söyler ve yarın babasına kavuşacağını anlatır.

Bunun rahatlıyla ertesi gün meydana gittiğinde babasını ve erkek kardeşlerini idam sehpasında bulur. İhanet, babasının güvendiği arkadaşı Uberto'dan gelmiştir ve Ezio oracıkta ailesinin büyük bir kısmını kaybeder. Bundan sonra askerlerin peşine düşmesiyle ailesini yanına alarak amcası Mario Auditore'nin yanına götürür ve bir intikam macerası başlar. OYNANIŞ Hikâye klasik bir intikam hikayesi, bunun kötü bir tarafı yok. Sonuçta bir suikastçıyız ve bizi tetikleyecek bir şey gerekli, intikam iyi oturmuş.

Oyunun grafiklerine geldiğimizde bu oyunun 12 yıllık olduğunu unutmayalım. Benim gibi grafik takıntılı birisini bile rahatsız etmiyor. Oyun, yaşlanmış ama görsel konusunda çok fazla etkilenmemiş. Floransa'nın cıvıl cıvıllığı çok iyi işlenmiş ama arkada dönen oyunlar gayet iyi. Bu oyuna bölümlere ayrılmış açık dünya diyebiliriz çünkü oyun seni oyun alanından dışarı çıkarmayı pek sevmiyor, kısmi kalıyor.

Öldürme animasyonları zamanına göre gayet iyi, fazla gözünüze batmıyor. Savaş mekanikleri gayet basit: saldırıya karşı koy, atak yap üzerine kurulmuş. 5 tane düşman geldiğinde hepsi tek tek saldırıyor öyle üstüne çullanalım değil de genelde düello şeklinde gidiyor. Nadiren diğer düşmanlar da vuruyor, bu çatışma mekaniklerini kolaylaştırıyor. Benim en çok merak ettiğim gizlilik kastırabileceğimiz bir oyunda neden eğilme mekaniği yok?

Bu durum A.C Unity'e kadar devam ediyor, zaten hissetmiyorsunuz. Oyun alanı sizin gizlenmeniz için ayarlanmış ama olsaymış da iyi olurmuş. 12 yıllık oyunu artık sorgulayacak değilim, burada amacım size oyunu tanıtmak. Yan görevler arasında Altair'in zırhını almamız gereken bir görev dizisi var, bence en iyi yan görev dizisi budur. Her ünlü suikastçı için ayrı ayrı lahitler var ve bu lahitlere ulaşmak için platformlardan geçmeniz gerekiyor. Bence yan görev gayet iyi kastırılmış ayrıca tüy toplama, gerçeği açığa çıkarma görevleri de var. Bu görevlerle özel bir sekans açıyorsunuz ama bu sekansın ne olduğunu spoiler olmaması için size söylemiyorum.

Yan görevlerde aslında işinize yarayacak olanları bu kadar. Bir de kurye görevleri, yarış görevleri gibi eğlenceli ufak şeyler var. Ana senaryodan ayrılmak istediğinizde çok yeterli olmasa da sizi bir süre eğlendirir. Hah, ne kaldı geriye bence bir şey kalmadı ama eksik bir şey bıraktıysam lütfen yorum olarak yazmayı unutmayın. Gelelim son karara... SON DEĞERLENDİRME 12 yıllık oyun neyini değerlendireceksin diyenler için söylüyorum. Abi valla yok öyle bir şey sadece oynanır mı? Oynanmaz mı? Onu söyleyeceğim. Bu oyun eskimiş mi? Yoksa gideri var mı? Uzatmadan söylüyorum. Alın abi, oynayın. Oynamayan varsa Ubisoft'un Ubisoft olduğu zamanlardan kalan en güzel miraslardandır. Hatta bunun üzerine A.C Brotherhood'u da bitirin, üstüne koyulmuş iyi bir oyun. Revelations'ı oynamayın kötü oyun. Gerçekten kötü, İstanbul'da geçiyor filan diye bakmayın Kapadokya'ya gemiyle gidiyorsunuz... Bu yazılık benden bu kadar eksiğim veya yanlışım olduğunu düşünüyorsanız lütfen yorumlarda belirtiniz.