İNCELEME: TITANFALL 2
Arafta Kalmış Oyun: Titanfall 2
FPS oyun
pazarında artık iki kalıcı isim olan Call of Duty ve Battlefield isimli ağır topların
yayınlandığı sene yayınlanması yetmediği gibi, bir de iki oyunun yayınlanma
tarihlerinin tam ortasına koyulmuş günah keçisi bir oyundur.
Bu oyuna
neden arafta kalmış dediğimi herhalde anlatabilmişimdir. EA’nın izlediği bu
garip yayın planlamasından dolayı bu tür potansiyeli olan bir oyun da –bana
göre- hak ettiği beklenti yaratılamamıştır.
Peki neden bu oyundan bahsediyorum? Daha birincisi yok ikincisi ne alaka sayın editör? İkinciden bahsediyoruz çünkü ilk oyunda herhangi bir senaryo modu bulunmamakta,, ancak sevgili Respawn bu oyunda çok kısa da olsa eğlenceli ve kendini tekrar tekrar oynatabilecek yapıda bir oynanışa sahip. Yavaştan özelliklerine göre incelemeye başlayalım.
Oynayan
oynamayan, FPS seven sevmeyen herkesin şu oyunu 10 dakika izlese ilgisini
çekeceğine kalıbımı basabilirim. Çünkü oynanışı gerçekten muazzam ötesi, akıcı
ve zevkli. FPS mekanikleri Call of Duty’nin dördüncü oyunu olan Modern Warfare
1’de oturttuğu ve FPS oyunlarda nasıl sinematik eklenir sorusuna cevaben
oturttuğu sistem kullanılmakta. Tabiki de bütün FPS dünyası bu yöntemi kullansa
da kendine has özellikleri olanlar öne çıkmaktadır. Bunlardan biri de Titanfall
2 diyebilirim.
Titanfall
2’de silah konusunda aklımızı çok karıştırmıyor. Her sınıf silahtan iki üç
farklı çeşit var ancak senaryo modunda birkaç tanesi çok sık kullanıldığı için
rahat mermi bulmak adına onları kullanıyorsunuz.
Half-Life ve Doom seven biri olarak hızlı FPS oyunlarına düştüğümü Doom yazımda da dile getirmiştim. Önceki iki oyun kadar hızlı olmasa da günümüzdeki klasik FPS anlayışına uymayıp onlara göre birkaç tık daha hızlı olduğu için beni gerçekten cezbetmeyi başardı.
Bu hızlılığını ise duvarlarda koşarken diğer duvara atlama,
çift zıplama ve koşarken eğilme düğmesine basarak karakteri kaydığınızda uzun
bir kayma süresi oyunun seri olmasını destekler nitelikte.
E tabi ki
sadece hızlı oynama değil, bu evrende mecha kültürü de hakim olduğu için Titan
isimli robotları yönetiyoruz. Bu robotlarla ayrı ve pilot olarak da ayrı oynayabilmeniz
ve farklı oynanışlar düşünülmesi ayrı bir güzellik.
Mecha kültürünü uzak ve soğuk bulan biri olarak bu oyunu sevdim. Çünkü mecha kültürü size uzak geliyorsa muhtemelen hareketlerinizin çok hantal olduğu fikri olduğu içindir. Ancak Titanfall 2 bütün bu ön yargıları yıkıyor.
Titan’lar da birden
fazla ekipman setleri bulunmakta, hatta birinde çekirdek gücünüz dolduğunda
kılıcınızı çekip samuray gibi diğer Titan’ları da doğrayabiliyorsunuz. Samuray
derken sadece kılıç çekmesinden bahsetmiyorum, Titan’ların refleks olarak
kaçmasını sağlayan özelliğiniz bu süre içerisinde sınırsız olduğu için ciddi
anlamda hızlı bir şekilde her yere hareket edebiliyorsunuz.
Setlerde farklı özelliklerle farklı silahlar eşleştirilmiş. Kimi özellikte mermileri durdurup onları geri yollayabilirken kiminde tuzak kurabiliyorsunuz ya da birden fazla hedefe otomatik kilitlenen füzeler de göndermeniz olası.
Tabi ki de
bunların da bekleme süreleri olması ve her sete göre farklı bir oyun yönü
izlemek zorunda olmanız oynanışı çeşitlendiren güzel detaylardan biri.
Boss savaşı olaraksa düşman ordunun komutan Titan'larıyla bazı savaşlara giriyorsunuz. Ancak teke tek savaşmadıkları için dikkatli bir oyun stili izlemek gerektiğinin de altını kırmızıyla çizelim.
Küçük Bir Tavsiye: Bu Arkadaştan Korkmayın
Mecha
kültürünü soğuk bulduğumu söylemiştim. (Görsel Yönetmen Notu: Terbiyesiz.) Buna rağmen Titanfall 2 kendi atmosferi
içine, çok kısa bir oynanışa sahip olmasına rağmen çekmeyi başarabiliyor.
Oyunun her
yerinde olmasa da ilk bölümler ormanlık bir alanda geçtiği için bana Avatar
filminin atmosferini anımsatmıştı. Mecha kültürüyle beraber bu doğal ortamda
sık olmasa da vahşi yaratıklarla karşılaşmamız da bu tezimi destekliyor.
İlerleyen
bölümlerde kendi birliğimizi bularak Titan’larla beraber yoğun çatışmalara
girdiğimizde de Titanfall 2 oyunucun içindeki heyecanı ve coşkuyu ateşlemeyi de
başarılı bir şekilde yapıyor.
Titanfall
2’de gerçekten derinlikli bir senaryo içermiyor. Ancak buna rağmen çok kısa
sürede ana karakter kadar önem kazanmış olan Titan dostumuz BT ile kurulan bağ
sayesinde gerçekten gönül bam telinize yer yer vurmayı başarabiliyor.
Bir Titan kullanabilmek için bir Pilot eğitimi almak gerekiyor. Burada ana karakterimiz Cooper’ın eğitim alırken bize de küçük bir oyuna alıştırma yapılıyor. Bu antrenman sonrasında ordu da basit bir piyadeyi canlandırıyoruz.
Eğitim bittiği
gibi savaş alanına iniyoruz ve çatışma anındayken ortama düşman Titan’ların
girmesiyle ölümle burun burunayken bizi eğiten komutan imdadımıza yetişip bizi
kurtarıyor. Gel gör ki kendisi bu savaştan sağ çıkamadığı gibi BT isimli
Titan’ı da büyük ölçüde zarar alıyor.
Cooper,
kendine geldiğinde komutanı kaldırmaya çalışıyor ancak son nefeslerini veren
komutan, Cooper’ın bir pilot olmamasına rağmen Titan’ının komutasını Cooper’a
devrediyor ve böylece dolu dolu sürecek bir 5 saate başlamış oluyorsunuz.
Genel olarak FPS oyunlarında yönettiğimiz karakterin geçmişi sağlam olduğu için hep oyunlarda lider konumunda bir karakteri canlandırırken burada sıradan bir piyadeyi canlandırmak oyuna farklı bir hava katmış.
Şöyle ki oyunun bazı kısımlarında biz ne yapacağımızı bilemediğimizde Titan’ın rütbesi bizden yüksek olduğu için sürekli olarak bize neler yapılması gerektiğini tane tane anlatıyor.
Böylece
bazen oyunlarda çıkmaza girip ne yapacağımızı çözemediğimizde internete bakmak
yerine BT yardımımıza koşmuş oluyor. Ama oyun gerçekten akıcı ve sade
düzenlendiği için yolunuzu kaybetmeniz veya şaşırmanız gerçekten zor bir
ihtimal.
Bunun dışında oyun esnasında BT ile diyaloglarınızda bazen oyun size cevap olarak iki seçenek verip seçimi size bırakabiliyor. Bu seçimlerin oyunun sonuna hiçbir etkisi yok, ancak resmi veya mizahi şekilde verdiğiniz cevaba göre diyaloglar farklılık gösterebiliyor. RPG olarak bir katkısı olmasa da hoş bir eklenti olmuş.
Birkaç sene
önceye kadar multiplayer oyunların hastasıyken bunun bir noktadan sonra
kesilmesi şahsım adına iyi olduğunu düşünüyorum. Ancak Titanfall 2’nin
senaryosunun bu kadar kısa olmasından dolayı fiyatını hak etmediğini
düşünecekler için multiplayer’ından da bahsetmek gerek.
Açıkçası ilk oyunu oynayan biri değildim ve ilk defa Titanfall evrenine girdim. Senaryoyu bitirdikten sonra multiplayer’a da göz attım ve modlar gerçekten zevkliydi.
Rekabet sevenler için PvP seçeneği olduğu gibi isterseniz Co-Op olarak yapay
zekaya karşı gerçek insanlarla beraber savunma da yapabiliyorsunuz. Dediğim
gibi evrene çok hakim olamayışım ve uzun süredir multiplayer oyunlarla alakam
olmadığı için derinlikli bir inceleme yapabilmem mümkün değil ancak elimden
geldiğince anlatmaya çalışayım.
Sadece pilotlara karşı pilotlar modu olduğu, hem Titanların hem de pilotların dahil olduğu oyun modları da bulunmakta.
Kişisel olarak söylüyorum, çok uzun süredir bu oyunu
oynayan insanlar olduğu için çıldırmadan multiplayer’a adapte olmak gerçekten
zor, bunu peşin peşin söyleyeyim.
Bunun
dışında haritaların ciddi anlamda büyük olması, Titan’ınızın yok olmasına
rağmen Pilot olarak oynamaya devam ederken ciddi anlamda bir eksi yaratıyor
çünkü keklik gibi ortada kalıyorsunuz. Pilotların da gerçekten hatırı sayılır ve
zevkli oynanışa sahip bir düzeni varken bu harita sistemi yüzünden sönük
kalıyor.
Eksikliklerim yüzümden oyun hakkında bazı forumlarda araştırma yaptığımda da Titanfall multiplayer’ı sevenlerin de son bahsettiğim özellikten yakındıklarını gördüm. İlk oyundaki harita düzenlerinde pilot olarak oynadığınızda da Titanlara karşı etkili olabiliyorken ikinci oyunda bu haritaların büyük olması hasebiyle bu eksinin çok göze battığı genel olarak kabul görmüş durumda.
Titanfall 2’de gerçekten derinlikli bir senaryoyla karşılaşmayacağınızı önceden söyleyelim. Bu oyuna kesinlikle oynanışı için bir ücret ödeyeceksiniz. Peki bunun hakkını vereceğini garanti edebilir miyim?
Ham fiyatı 200TL olan bu oyunu indirimlerde Steam(♥) üzerinden 65TL’ye almıştım ve bu fiyata göre değerlendirirsem evet garanti edebilirim ancak orijinal fiyatı üzerinden bakarsam aynı şeyi ne yazık ki söyleyemeyeceğim.
Oyunun senaryo modunu iki kere bitirmiş ancak
multiplayer’ını oynamayan biri olarak indirimli fiyatını kısa oynama süresine
rağmen hak ettiğini gönül rahatlığıyla söyleyebilirim.
Post a Comment